World Mobile, drone tabanlı merkeziyetsiz telekom projesini başlattı

World Mobile, drone’lar kullanarak dünya çapında doğrudan kullanıcılara bağlantı sağlayan blockchain destekli 5G ağı başlatıyor. Şirket, Endonezya telekom firması Protelindo ile iş birliği yaparak, dünya genelinde geleneksel iletişim altyapısının bıraktığı boşlukları kapatmayı amaçlayan World Mobile Stratospheric girişimini oluşturdu.

World Mobile Group’un baş iş sorumlusu Charles Barnett’in Cointelegraph’a verdiği bilgiye göre, proje, stratosferde 60.000 feet yükseklikte uçan hidrojenle çalışan drone’lar kullanarak, her bir uçak için 450 yönlendirilebilir ışınla 15.000 kilometrekareye kadar kablosuz kapsama alanı sağlıyor.

Bu hava ağı, uydu tabanlı telekomünikasyondan daha üstün performans gösteriyor ve “toplam gecikme süresi 6 ms” ile gigabayt başına “uzay tabanlı altyapıya kıyasla 18 kat daha ucuz” hizmet sunabiliyor, diye ekledi Barnett.

Şirket, uydu ve hava tabanlı iletişim platformlarını içeren 98,3 milyar dolarlık gökyüzü tabanlı iletişim pastasından pay almaya çalışıyor.

World Mobile, zaten geleneksel telekom altyapısını bağımsız, dağıtık sağlayıcılarla harmanlayan yer tabanlı bir (DePin) kurdu ve ölü bölgeleri bağlantıyla dolduruyor.

İlgili:

Atmosfer tabanlı telekom ağlarının kurulmasındaki zorluklar

Stratosfer tabanlı iletişim platformu kurmak ve sürdürmek birçok teknik ve düzenleyici zorluk barındırıyor, diye belirtti Barnett Cointelegraph’a.

Şirket, 56 metrelik kanat açıklığına ve dört ton ağırlığa sahip hidrojenle çalışan her drone’un, belirlenmiş yakıt ikmal istasyonuna inmeden önce dokuz gün havada kalmasını hedefliyor.

Bu da aracın ve yakıt kaynağının mümkün olduğunca hafif olması gerektiği anlamına geliyor; böylece maksimum yakıt verimliliği sağlanıp havada kalma süresi uzatılırken, aynı zamanda alt atmosferdeki hava koşullarına dayanabilecek sağlam bir yapının da garanti edilmesi gerekiyor.

60.000 feet yükseklikte, drone’lar hava sistemlerinin üzerinde konumlanacak. Stratosfer, alt yüksekliklere kıyasla daha sakin rüzgarlara sahip, bu da türbülans sorununu azaltıyor.

Ancak, stratosferde bile drone’lar kozmik radyasyondan korunmalı; çünkü bu radyasyon elektronik ekipmana zarar verebiliyor. Benzer şekilde, drone’un güneşe bakan tarafı ısı bombardımanına maruz kalacak ve bu ısının dağıtılması gerekiyor, aksi takdirde hasar oluşabilir.

ABD Federal Havacılık İdaresi (FAA) ve Avrupa Havacılık Güvenliği Ajansı (EASA) gibi sivil havacılık otoritelerinin belirlediği düzenleyici gerekliliklere uyum sağlamak da bu tür projeler için önemli bir zorluk.

Bu, insansız hava araçları (İHA) için uçuş izinlerinin alınmasını ve her drone’un devlet havacılık kurumlarının standartlarına uygun şekilde inşa edilmesini kapsıyor.

World Mobile, yer ve uzaydan gelen rekabetle karşı karşıya

World Mobile, hem merkeziyetsiz kablosuz ağlarda hem de uzay tabanlı iletişim platformlarında birçok rakiple mücadele ediyor.

Örneğin Helium Mobile, kablosuz düğümlerin dağıtık ağı ile AT&T gibi operatörleri birleştiren bir DePin ağıdır ve kablosuz kapsama alanını genişleterek ölü bölgelerde hizmet sunuyor.

Elon Musk’ın Starlink’i, küresel iletişim altyapısında pazar payı için rekabet ediyor; ancak Barnett’a göre iki şirket farklı nişlere hizmet veriyor.

Starlink, hücresel bağlantının hiç olmadığı uzak bölgelere hizmet sunmaya daha uygunken, World Mobile Stratospheric, daha yüksek mobil kullanıcı yoğunluğuna sahip alanlara hitap ediyor, diye ekledi Barnett.

Ayrıca uydu iletişim platformu, bağlantı için özel donanım satın alınmasını gerektiriyor, dedi Barnett.

Dergi: